Cevap basit: hayır.
Işık bilinen, ölçülebilir bir miktar, ölçülebilir, fotonlar zıplayan ve filmleri, sensörleri ve göz kürelerini vurur. Işık öğretebilirsiniz. Belirli konumlara ışık yerleştirmenin size nasıl belirli bir etki vereceğini açıklayabilir, çoğu insanın bu ışığı nasıl yorumladığını genelleştirebilirsiniz (yumuşak = güzellik, sert = sağlamlık, vb.). Işık ölçer, snootlar, bayraklar, açılar, filtreler, jeller vb. İle ölçülebilen aydınlatma hakkında bile konuşabilirsiniz.
Bu kategorilerdeki portre (ya da manzara ya da önemli bir fotoğraf türü) hakkında konuşamazsınız. "Portre nedir?" Sorusu birçok fotoğraf ve sanat okulunda sorulmuş ve yıllar boyunca ( ad nauseum ) tartışılmıştır . Bir kitap size pozlar söyleyebilir ( internette düzinelerce ücretsiz poz kılavuzu vardır ), ancak gerçekten size gösterebilecekleri tek şey, başkalarının yaptığı ve nasıl taklit edileceğidir. İyi portre, fotoğrafçı, özne ve öznenin çevresi arasındaki etkileşimin sonucudur.
Sinir bozucu şey, insanları fotoğraflamak hakkında sizinle paylaşabileceğim her kural için, size çürüten ünlü, şaşırtıcı bir görüntü gösterebilirim. Konularınızı yüzünüze ve gözlerinize gösterin, değil mi? Tabii, Moriyama'nın işini görene kadar .
Şahsen ben insanları fotoğraflamanın en iyi şey olduğunu düşünüyorum. Hem kolay hem de zorlu. İnsanlar başkalarını görmeyi sever. Ve o kadar geniş bir fotoğrafçılık alanı. Portre, Sears'ta çekilen resimlerden, üst düzey fotoğraflardan, moda güzellik çekimlerinden, dergiler için resimlerden, resmi, erotik, etkileyici, vb. Her şeydir. Partilerde anlık görüntüler ve onlarca oyuncu ile resmi çekimler.
Korkarım ki sorunuza tatmin edici bir yanıtım yok. Hayran olduğunuz portreye bakmanın eski yöntemini denemenizi tavsiye ederim. Sadece en sevdiğiniz fotoğraflar değil, en sevdiğiniz resimler de. (Favori resimleriniz yok mu? İnanılmaz yeni görüntüler dünyasına hoş geldiniz.) Teknik düzeyde değil, içeriklerinde onları yeniden yapılandırın. İfadelerini ve sizin için ne anlama geldiğini düşünün. Yakalamaya karar verdiğiniz anda, yaratıcı kararlarınızla insanların konuyla ilgili algılarını nasıl şekillendirebileceğinizi düşünün. Bu mikro ifade, o ruhsal bakış, o gülümseme, tiksinme görünümü.
Çünkü işte bu, ışık kendinizi ifade etmek için kullanabileceğiniz bir araçtır. Portre, bu aracı kullanıyorsunuz.